Prens: Bizi yine öldürdünüz! Yastayız…
Bizim gibi dünyayı sınırlı bir süre için kullanan, sonra doğaya karışan canlı türlerinden insanoğlu kutlamalar yapmayı çok seviyor. Buna saygı duyuyoruz. Ama bir sorun var: Çin’de yaklaşık bin yıl önce şeytanları kovmak için kullanılan hava fişekleri eğlenirken kullanıyorsunuz. Ve bununla övünüyorsunuz! Sizler gürültülü kutlamalar yaparken bize neler oluyor biliyor musunuz? Hayatımıza son veriyorsunuz… Yuvamız dağılıyor… Çocuklarımızı kaybediyoruz… Annemiz babamız ölüyor. Katil oluyorsunuz… Yine katil oldunuz… Nasıl mı?
Sizin için havada ışıklarla patlayan havai fişekler, bizim için havadan üzerimize atılan bombalara dönüşüyor. Sesleri gerçekten Hiroşima’ya atılan bombalar gibi etkili. Bu patlamaları duyduğumuzda yine çok korktuk. Paniğe kapıldık. Seslerden kaçmak için çitlerin üzerinden atladık. Zincirli olanlarımız zincirlerini kırdı. Bazılarımız kaçmak için pencereleri kırdı. Yollara savrulduk. Bazılarımız kalp krizinden öldü. Bazılarımız ezilerek öldü. Bazılarımız sert barikatlara çarparak öldü. Bazılarımız arabalara çarparak öldü. Bazılarımız yuvalarını kaybetti. Daha önce olduğu gibi son kaybolanlar bulunamayacak. Evlerine dönemeyecekler. Ya sese karşı çok daha duyarlı olan kuşların durumu!
Bütün dünyada yeni yıl kutlamaları nedeniyle kullanılan patlayıcılar, binlerce kedinin, köpeğin ve kuşların ölümüne neden oldu. Sadece İtalya’da 400’den fazla kedi ve köpek arkadaşımız öldü. Korkuyla bulundukları yeri terk eden kayıpların sayısı tahmin edilemiyor. İtalyan Hayvanları Koruma ve Çevre Derneği’nin açıkladığı ilk verilere göre, bu rakamlar geçen yıla göre çok daha kötü… Bu oranları tüm dünyaya genellediğinizde sizin eğlenmek için yaptığınız her kutlamada bizim soykırıma maruz kaldığımız ortaya çıkıyor…
Bu sene yazılarımızla, ‘bize dokunmayın” talebiyle bir kampanya başlatmış ve “patlayıcıları kullanmayın” diye sizlere seslenmiştik. Sesimizi duyan olmadı. En fazla hayvanın öldüğü bölgeler Calabria, Sicilya, ardından Lombardiya ve Campania olarak sıralanıyor… Şimdilik… Oysa canlılar arasında zekasıyla lider konumda olan insanoğlu, yaklaşık iki yıldır Korona demir maskesi ardına sığınarak, evlerine saklanarak yaşıyor. “Bozulan iklim, tükenen doğa, adil ve eşit bir şekilde dünyayı kullanmama bencilliğinin neden olduğu felaket herkese ders olmuştur” diye düşünüyorduk. Ama görüyoruz ki değişen bir şey yok… Siz evlerinizde, maskelerin ardında yaşamaya devam edin. Neden mi? Doğadaki masum canlılar için… Bizim güvenliğimiz için… Dünya için… Yoksa hep birlikte yok olacağız…
Condividi: